Rusya - Ukrayna Gerginliği

Rusya – Ukrayna geriliminin başladığı günden bu yana, Ukrayna’yı işgal etme gibi bir planlarının olmadığını dile getiren Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 21.02.2022 tarihinde TSİ 21:00’de gerçekleştirdiği açıklamada, Ukrayna'daki ayrılıkçı Luhansk ve Donetsk bölgelerinin bağımsızlığını tanıdığını, bölgeye barış gücü göndermeye karar verdiğini açıkladı. Bu gelişmelerin ardından acil olarak toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nden bu ayın dönem başkanlığını yürüten Rusya’nın elinde bulunan veto kararını kullanmasıyla bir karar alınamadı. Bilindiği üzere, BM Güvenlik Konseyi’nde 5 daimi üye bulunuyor ve herhangi birinin veto etmesi, karar çıkmaması için yeterli oluyor. Durum bu şekilde gelişince Konseyde, diğer üyelerin kınama mesajları yer aldı. Özellikle, ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Linda Thomas Greenfield, Rusya'yı Ukrayna'yı daha fazla işgal etmek için bahane yaratmaya çalışmakla suçlayarak, "Bu eylemin sonuçları Ukrayna sınırlarının çok ötesinde hissedilecek." dedi. Thomas Greenfield, Rusya'nın doğu Ukrayna bölgesinde bağımsızlığını ilan eden Donetsk ve Luhansk'ı tanıyacağı açıklamasına sert eleştiriler yönelterek, Rusya'nın Ukrayna'nın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne açık bir şekilde saldırdığını belirterek, söz konusu iki bölgeye asker sevk etme girişimi için de "Onlara barış gücü diyor. Bu saçmalık. Gerçekte ne olduklarını biliyoruz. Bunu yaparken, dünyanın önüne bir seçim koydu." ifadelerini kullandı. Toplantıda en dikkat çekici nokta ise Çin temsilcisinin yaklaşık 50 saniye konuşarak tarihinin en kısa konuşmasını gerçekleştirmiş olmasıydı. 

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nden bir sonuç çıkmamasına karşılık ABD ve AB dün Rusya’ya karşı yaptırımların ilk safhasını açıkladılar. Buna göre, ABD, Rusya’nın 2 büyük finans kuruluşu olan Rusya Ticaret ve Kalkınma Bankasına ve askeri bankalara yaptırım uygularken ülkenin devlet borcuyla ilgili olarak batıdan finansman sağlaması durduruldu. Ayrıca, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yakın çevresindeki 5 kişinin de yaptırım kapsamına alındı. Bunlar; Federal Güvenlik Servisi Direktörü ve Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi Denis Aleksandrovich Bortnikov ile oğlu Aleksandr Vasilievich Bortnikov, PSB Üst Yöneticisi Petr Mikhailovich Fradkov ve Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Yardımcısı Sergei Vladilenovich Kiriyenko ile oğlu Sergei Vladilenovich Kiriyenko oldu.  

Almanya’da gaz arzı sağlanması amacıyla kurulan Kuzey Akım-2 projesi durduruldu. İngiltere’de Rossiayaz Bank, Isbank, General Bank, Promsvyazbank ve Black Sea Bank'ı kapsayan 5 Rus bankasına yaptırım kararı alınırken Gennady Timchenko, Igor Rotenberg ve Boris Rotenberg isimli 3 varlıklı kişinin de ülkede sahip oldukları mal varlıkları donduruldu. Bu gelişmelerin ardından Perşembe günü Cenevre’de Dışişleri Bakanları toplantısı düzenlenmişti ancak iptal edildiği duyuruldu.

Rusya-Ukrayna gerginliğinin daha büyük boyutlara ulaşıp ulaşmayacağı ile ilgili belirsizlik sürüyor ancak genel kanı askeri gerginliğin savaş tipi bir görünüme bürünmeden sona ermesi. Ancak askeri gerginliğin son bulması uluslararası gerginliğin son bulması anlamına gelmiyor. Rusya’ya karşı ABD ve AB’den gelmesi muhtemel ambargolar ülkelerarası gerilimin sürebileceğine ve bunların ekonomik ve finansal yansımalarının olabileceğine işaret ediyor. Böyle bir durumda hem bölge ekonomisi hem de finansal piyasalar gelişmelerden etkilenecektir. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Doha'da başlayan Gaz İhraç Eden Ülkeler Forumu (GECF) için hazırladığı açıklamada küresel piyasalara sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) dahil kesintisiz doğal gaz tedarikini sürdürme niyetinde olduklarını ifade etse de Avrupa ülkeleri ve ABD’den çeşitli yaptırım haberleri ile karşılaşabiliriz. Bunlardan ilkini Almanya’dan duyduk bile. Berlin yönetimi Rus doğalgazını Almanya'ya taşıyacak olan Kuzey Akım 2'nin onay sürecini durdurdu. Almanya Başbakanı Scholz, "Rusya'nın hamlesinden sonra Kuzey Akım 2'ye onay verilemez" dedi. Bu arada Avrupa’da doğalgaz fiyatları yaptırım beklentilerinin etkisiyle %13.0 artış gösterdi. Brent petrolün fiyatı %2.4 artışla varil başına 97.7 dolara yükseldi. Yaptırımların restleşmeye dönüşmesi emtia fiyatlarında çok daha yüksek seviyelerin görülmesine neden olabilir. Belirtmek gerekirse dünya doğalgaz arzının %17’sini elinde bulunduran Rusya Avrupa’nın ithal ettiği doğalgazın %46’sını sağlıyor. Ayrıca Rusya küresel petrol üretiminin %11’ini elinde bulundururken dünya aluminyum üretimi ve tarımsal emtialardan buğday üretiminde de en üst sıralarda yer alıyor.

Türkiye konu ile ilgili Dışişleri Bakanlığı’ndan yaptığı açıklamada Ukrayna’nın siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunmasına bağlılığını vurguladı. Bu nedenle tansiyonun artması önümüzdeki dönemde Rusya ile ticari ilişkilerin etkilenmesine neden olabilir. Türkiye’nin 2021 itibariyle Rusya ile 34.7 milyar dolar, Ukrayna ile 7.4 milyar dolarlık ticaret hacmi bulunurken Türkiye doğalgaz ithalatının neredeyse üçte birini Rusya’dan sağlıyor. Ayrıca Türkiye son 12 aylık turizm gelirlerinin %10’unu Rusya’dan %3.8’ini Ukrayna’dan sağlıyor. Bu doğrudan etkilerin yanı sıra olası bir askeri çatışma durumunda petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki artışlar dış ticaret, cari denge, kur ve enflasyon üzerinden Türkiye’nin makroekonomik dengelerini bozma ihtimalini içinde barındırıyor.