Online Hesap Aç

Yoğun Bir Hafta Bizi Bekliyor! ABD Tarım Dışı İstihdam Verisine Dikkat!

Haftalık Bülten - Yoğun Bir Hafta Bizi Bekliyor! ABD Tarım Dışı İstihdam Verisine Dikkat!
27.09.2020 23:55:00

Bu hafta pandemi salgının özellikle Avrupa bölgesinde artış göstermesiyle birlikte küresel risk iştahının azaldığını izledik. Güvenli varlıklara doğru olan talebin artmasıyla birlikte küresel anlamda endeksler gerilerken, Dolar ve Yen gibi güvenli para birimlerinde olan talep arttı. Küresel endeksler bu hafta yaklaşık %2 oranında gerilerken, bölgesel bazda AB Stoxx600 endeksi %3.28 düştü. Amerikan endekslerinde de cuma günkü artışa rağmen haftalık bazda düşüşler gözlemlendi. Bu hafta Dow Jones endeksi %1.8 gerilerken, SP500 endeksinde bu oran %0.6 olarak gerçekleşti. Nasdaq endeksinde ise son 4 haftalık düşüş serisi bu hafta endeksin %1.1 yükselmesiyle son buldu. Amerikan endekslerinde eylül ayında teknoloji sektörlerinde başlayan düşüşle birlikte gözlemlenen gerileme %6’yı bulmuş durumda. Geçmiş verilere baktığımızda eylül ayında endeksler devam surette kötü performans göstermelerine rağmen bu ayki düşüşte pandemi krizinde görülen vaka artışlarının etkili olduğunu gözlemliyoruz. Vaka sayılarındaki artışla birlikte uygulanan kısıtlayıcı tedbirlerin yayılması küresel makro ekonomik toparlanmanın duracağına ilişkin endişeleri artırmış durumda. Endekslerdeki yükselişin daha önce makro ekonomik realiteyle çok uyuşmadığını ve devasa boyutlarda uygulanan parasal ve mali teşvikler sonucu yaratılan likiditenin  sermaye piyasalarına hızlı ve çabuk bir toparlanma geleceği beklentisiyle akması hisselerin aşırı değerlenmesine yol açmıştı. Bu durum fiyat/kazanç oranlarının krizi öncesi dönemleri bile geride bırakması olası bir varlık balonunun oluşmasına neden olmuştu. Bu durumu daha öncesinde birçok kez dile getirmiştik. Öyle ki özellikle teknoloji şirketlerinin hisselerindeki artışla ilgili daha önce 2011 yılında görülen aşırı artışı karşılaştırmış ve riskler konusunda yatırımcılarımıza bilgi vermiştik. Endekslerde görülen düşüşün bir düzeltme hareketi mi yoksa aşağı yönlü uzun bir hareketin başlangıcı mı olduğu konusunda ise yatırımcılar arasında görüş ayrılıkları yaşanmaya devam ediyor. Amerika’da makro ekonomik toparlanma konusunda, özellikle istihdam piyasasında yaşanan durgunluk makro ekonomik toparlanmanın önünde ciddi bir engel olarak duruyor. Bu anlamda temmuz ayında biten ve federal hükümet tarafından mali teşvik yerine getirilmesi planlanan yeni teşvik paketi üzerinde umutlar henüz tükenmezken, anlaşma zemini de henüz sağlanabilmiş değil. Özellikle FED'in uyguladığı genişlemeci para politikası yanında ekonominin genişlemeci bir maliye politikasının da varlığı mevcut an itibariyle elzem gözüküyor. 

Makro ekonomik verilere baktığımızda ise bu hafta AB bölgesinde PMI verilerinin ön plana çıktığını görüyoruz. AB bölgesinde iç talep eksikliğinin bölge için ciddi bir sorun olarak görülmesine ek olarak pandemi sayılarında görülen vaka artışlarının beklentileri özellikle hizmet sektöründe olumsuz etkilediğini görüyoruz. Nitekim eylül ayı Euro bölgesi PMI verileri beklentilerin altında 47.6 olarak geldi. PMI verilerinin 50 seviyesinin altında gelmesi ekonomik daralma beklentilerinin arttığına bir işaret olarak kabul edilebilir. Paralel bir şekilde bölgenin en güçlü ekonomisi olan Almanya’da da hizmet PMI verileri beklentilerin altında kalmış durumda. İmalat sektöründe ise gerek AB gerekse Almanya’da PMI verilerin beklentilerin üzerinde gelmiş durumda. Bununla birlikte Almanya IFO iş iklimi endeksi de eylül ayında beklentilerin altında 93.4 olarak gerçekleşti. Pandemi krizinde vaka artışlarının devam etmesi ve artık yavaş yavaş grip mevsimine girildiği bu dönemde hastalıkların artması durumunda bölge ekonomisine ek teşvikler gündeme gelebilir.

Atlantiğin batı yakasında ise bu hafta Powell’ın açıklamaları önemliydi. Ekonomiye gerekli her türlü destek verileceğini yineleyen Powell istihdama öncelik verecek olan yeni politikanın devame etmesiyle faizlerin rekor dip seviyelerde kalacağının tekrar işaretlerini verdi. Ancak Chicago FED başkanının faizlerin enflasyon oranının ortalamada %2 olmadan da faizleri artırabileceğini açıklaması yatırımcıların akıllarında soru işaretleri bıraktı. Chicago FED başkanı Evans’ın açıklamaları piyasalarda önem teşkil ediyor zira Evans gelecek yıl FED para kuruluna girmesi bekleniyor.  Bu durum özellikle FED’de bu konuda ileride görüş ayrılıkları yaşanabileceğinin bir sinyali olarak kabul edilebilir. Bununla birlikte Amerika’da karmaşık veriler gelmeye devam ediyor. Eylül ayı hizmet PMI verisi beklentilerin altında kalırken üretim PMI verisi beklentilerin üzerinde 53.5 olarak gerçekleşti. Konut sektöründe ise ağustos ayında yeni satışların beklentilerin üzerinde bir artış yaşandığını ve gerçekleşmenin %4.8 olarak geldiğini gözlemledik. Pandemi sonrası Amerikan ekonomisinde konut sektörü toparlanmanın en yoğun yaşandığı sektör olarak göze çarpıyor. Bununla birlikte çekirdek dayanıklı mal siparişlerinin beklentilerin altında kalması tüketici harcamalarının ağustos ayında dursaksadığını gösteriyor. Özellikle Amerika’da temmuz ayında biten malit eşvik sonrası bu zaten beklenen bir durumdu. Bu nedenle de FED başkanının devamlı surette maliye politikasını işaret ettiğini görüyoruz. 

İngiltere’de makro ekonomik toparlanma belirgin bir şekilde belirgin devam ederken, Brexit endişeleri ekonom üzerinde risk oluşturmaya devam ediyor. Ekim ayı Brexit anlaşması için son derece kritik bir ay. Ticaret anlaşması olmadan yaşanacak bir ayrılık İngiltere ekonomisine ağır darbe vurabilir. Pandemi sürecinde uygulanan mali teşvikler sonrası kamu borcu 2 trilyon Pound’un üzerine çıkmış durumda. Bununla birlikte pandemi salgınının seyri deçok umut vermiyor. Nitekim artan vakalar nedeniyle uygulamaya alınan kısıtlayıcı tedbirlerin gelir ve harcama mekanizmasını tekrar bozması mümkün. Bu anlamda İngiltere Merkez Bankası da pandemi belirsizliğine dikkat çekmişti. Pandemi salgınının artarak devam etmesi durumunda İngiltere Merkez Bankasının negatif faiz uygulamasına gitme olasılığı Pound üzerinde baskı kuruyor. 

Dolar ise bu hafta majör para birimleri karşısında pandemi salgınında görülen artışlar endeniyle risk iştahının gerilemesiyle birlikte son 2 ayın en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Dolar endeksi bu hafta yaklaşık %2 yükselirken Yen de aynı şekilde riskli para birimleri karşısında artış gösterdi.  Endekslerde görülen gerileme risk iştahının düşmesine ve güvenli para birimlerinin artmasına neden oldu. Dolar pandemi salgınında görülen artışlar sonrası uygulanan kısıtlayıcı tedbirlerin makro ekonomik toparlanma üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı endişesi ise son 2 yılın en yüksek seviyesini gördü. Euro, Dolar karşısında yaklaşık %2 oranında değer kaybederken haftayı 1.1629 seviyesinden kapattı. Pound ise Dolar karşısında %1.46 değer kaybederken haftayı 1.2741 seviyesinden kapattı. Emtia ilintili para birimlerinde Kanada Dolar ise Dolar karşısında %1.43’lik bir değer kaybı yaşamış durumda.

Önümüzdeki haftaya AB Merkez Bankası Başkanı Lagarde’ın konuşması ile başlayacağız. Yatırımcılar Lagarde’ın konuşmasında mevcut makro ekonomik görünüm ile birlikte gelecekte uygulanacak politikalar hakkında ipuçları arıyor olacak. Salı günü Amerika’da CB Tüketici Güveni endeksi açıklanacak. Mali teşviklerin bitmesi ve pandemi salgınında yaşanan artışlar sonrası tüketici güveni bize tüketicilerin harcama eğilimleri hakkında önemli detaylar veriyor olacak. Çarşamba günü ise güne Çin imalat PMI verileriyle başlayacağız. İngiltere ve Amerika  2.çeyrek GSYİH verileri ise günün en önemli verilerinden. Aynı gün içerisinde cuma günü açıklanacak olan ve haftanın en önemli verisi olma özelliği taşıyan tarım dışı istihdam verisinin öncü göstergesi olan ADP tarım dışı istihdam değişimi verisini takip edeceğiz. Perşembe günü AB liderler zirvesi gerçekleşecek. Bunun yanında Almanya imalat PMI verisini ve Amerika’dan haftalık işsizlik başvurusunu takip edeceğiz. Cuma günü ise en önemli veri yukarıda değindiğimiz üzere eylül ayı Amerika tarım dışı istihdam verisi olacak.

EURUSD - Dolar Gücünü Koruyor

Küresel risk iştahındaki düşüşle birlikte Doalr majör apra birimleri karşısında son 2 yılın en yüksek seviyesine çıkarken, AB bölgesinde pandemi salgını vaka artışları ve sonrasında uygulanmaya başlanan kısıtlayıcı tedbirlerin etkisi büyük oldu. Endeksler sert bir şekilde gerilerken riskli paralar gerek Dolar gerekse Yen karşısında ciddi oranda değer kaybetti. Euro bu anlamda geçen hafta 1.1610 seviyesine kadar gerilerken kritik 1.1589 desteğine oldukça yaklaştı. Ancak bu seviye üzerinde günlük bazda kalıcılık sağlamaya devam etmesi durumunda 1.1658 ve sonrasında da 1.1744 dirençlerini takip ediyor olacağız. Buna karşın 1.1589 referans seviyesinin kırılması durumunda 1.1507 ve 1.1421 destekleri üzerinde dikkatimiz yoğunlaştıracağız.

Destek: 1.1589 - 1.1507 - 1.1421

Direnç: 1.1658 - 1.1744 - 1.1819

GBPUSD - Ekim Ayı Pound İçin Kritik

Dolar ve Yen majör para birimleri karşısında küresel risk iştahının düşmesiyle birlikte oldukça değer kazanmış durumda. Amerika’daki toparlanma süreci için bu hafta cumhuriyetçiler ile demokratların yeni mali teşvik paketi üzerinde anlaşma zemini bulmaya çalışacaklarını izleyeceğiz. Anlaşmanın olması küresel risk iştahı üzerinde olumlu bir etki yaratabilir. Ancak bu olasılık bir ölçüde zayıf olarak gözüküyor. Brexit süreci için artık Ekim ayı son ay olarak gözüküyor. Bu durum da anlaşma sağlanana kadar Pound’da yüksek volatiliteye neden olabilir.  Bu anlamda paritenin kritik 1.2768 direnci altında günlük bazda kalıcılık sağlamaya devam etmesi durumunda dikkatimizi 1.2671 ve 1.2572 desteklerine vereceğiz. Buna karşın 1.2768 referans seviyesinin aşılması durumunda 1.2838 ve 1.2947 direnç seviyelerini takip ediyor olacağız. 

Destek: 1.2671 - 1.2572 - 1.2502

Direnç: 1.2768 - 1.2838 - 1.2947

EURJPY - Yen Gücünü Korumaya Devam Ediyor

 Dolar endeksi bu hafta yaklaşık %2 yükselirken Yen de aynı şekilde riskli para birimleri karşısında artış gösterdi.  Endekslerde görülen gerileme risk iştahının düşmesine ve güvenli para birimlerinin artmasına neden oldu. Dolar pandemi salgınında görülen artışlar sonrası uygulanan kısıtlayıcı tedbirlerin makro ekonomik toparlanma üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı endişesi ise son 2 yılın en yüksek seviyesini gördü. Yen de aynı şekilde risk iştahındaki azalmayla birlikte değer kazanmaya devam ediyor. Bu anlamda paritenin 122.77 direnç seviyesi altında kalıcılık sağlamaya devam ettiği sürece 122.37 ve 121.59 desteklerini takip ediyor olacağız. Buna karşın 123.14 referans seviyesinin aşılması durumunda 124.24 ve 125.07 direnç seviyelerine dikkatimiz çevireceğiz. 

Destek: 122.37 - 121.59 - 120.75

Direnç: 123.14 - 124.24 - 125.07

Demo Hesap Aç


Size daha iyi hizmet sunabilmek için web sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Web sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Dinamik Yatırım Menkul Değerler. A.Ş. ‘nin Çerez Politikası için tıklayınız.